29 Kasım 2012 Perşembe

Büşra Akbaş: Kesilen El Ve Ayaklarım Rüyama Giriyor



 

Büşra Akbaş: Kesilen El Ve Ayaklarım Rüyama Giriyor




Romatizma tedavisi için hastaneye yatan 15 yaşındaki Büşra Akbaş tedavisinde yaşanan hata ve eksiklikler nedeniyle el ve ayaklarından oldu. Yoğun bakım servisinde yer olmadığı için özel hastaneye gönderilen genç kızın ailesi hastane ve doktorlardan şikâyetçi oldu.

Kartal’da bir lisede eğitim gören Büşra Akbaş’ın hayatını karartan süreç 2010 ...
yılının mart ayında yaşadığı şiddetli eklem ağrısıyla başladı. Ailesinin bir ramotoloji uzmanının özel muayenehanesine götürdüğü Büşra’ya “Romatoid Artrit” teşhisiyle kortizon tedavisi uygulandı. Büşra kısa sürede ağrılarından kurtularak okuluna döndü ancak Kartal Dr. Lütfi Kırdar Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde yapılan kontrollerde, karaciğer enzimlerinde yükselme olduğu saptandı.

Kullandığı ilaçların yan etkisi nedeniyle vücudunda bezeler çıkmaya başlayan Büşra, bu kez Kartal Dr. Lütfi Kırdar Eğitim ve Araştırma Hastanesi’e yatırıldı. Pratisyen hekimin talebiyle vücuduna düşük dozda radyasyon verilerek tiroid sintigrafisi çekilen Büşra, 7 Mart 2011 tarihinde “Vücudunda radyasyon var. Serviste hamile ve çocuklar bulunuyor, onlardan uzak durman için bu gece evine git” denilerek evine gönderildi.

Uyandı Her Yer Karanlık
Sabah evinde uyanan Büşra, gözlerinin görmediğini, ateşinin yükseldiğini el ve ayaklarını hissetmediğini fark etti. Yeniden Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırılan genç kızı doktorlar yoğun bakım servisinde yer olmadığı için Özel Kartal Umut Hastanesi’ne sevk etti.

Burada 11 gün kalan genç kızın durumu her geçen gün kötüye gitti. İç organları iflas etmek üzere olan, el ve ayakları aşırı derecede karararak kangren olan Büşra, ailesinin iddiasına göre bir damar hastalıkları uzmanı tarafından muayene edilmedi. 17 Mart 2011 tarihinde yeniden Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne sevk edilen ve yoğun bakım yerine 6 kişilik servise alınan Büşra’ya burada gereken ilginin gösterilmediğini düşünen ailesi kızlarının GATA Haydarpaşa Hastanesi’ne sevkini sağladı.

El Ve Ayakları Kesildi
Burada kalp damar cerrahı tarafından muayene edilen ve yoğun bakıma alınan Büşra’ya damarlarının açılması için ilaç verildi. Tüm tedavi çabalarına rağmen iyileşmeyen genç kız 20 Nisan’da da Ankara’daki GATA Hastanesi’ne sevk edildi. Büşra’nın el ve ayaklarını kurtarmak için çok geç kalındığını aileye anlatan doktorlar, kangren olan el ve ayaklarının kesilmemesi halinde genç kızın hayatının son bulacağını belirtti. Bunun üzerine aile Büşra’yı ikna etti ve 8 saatlik operasyonun ardından genç kızın el ve ayakları kesildi.

TSK Rehabilitasyon Merkezi’nde tedaviye alınarak protez kol ve ayak takılan Büşra geçtiğimiz yıl ekim ayında İstanbul’a gelerek lise 1. sınıftaki eğitimine geri döndü. Genç kız yeni haliyle hayata ve okula uyumda zorlanırken ailesi de Büşra’nın yanlış tedavi kurbanı olduğu iddiasıyla hukuk savaşı başlattı.

Davanın Kartal 3. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldüğünü belirten anne Füsun Gedik yaşadıkları dramı şöyle özetledi:

“Özel ve devlet hastanesinde doktorlar mesai bittiği için kızımla ilgilenmezken, GATA’da ise doktorlar kızımı kurtarmak için büyük çaba sarfetti. Fakat çok geç kalındığı için kızım artık engelli. Doktorlar dünyanın hiçbir yerinde romatizmanın böyle bir sonuca yol açmayacağını belirtiyor. İhmal ve kusuru olanların cezalandırılmasını istiyorum.”

Büşra ise rüyasında el ve ayaklarının yerine geldiğini gördüğünü belirterek, “Uyandığımda olmadıklarını görünce çok üzülüyorum. Herkez bana acıyarak bakıyor, engelli gibi davranıyorlar” dedi.

Kalp Damar Cerrahı Yok
Kartal Dr. Lütfi Kırdar Eğitim ve Araştırma Hastanesi yetkilileri, hastaya gerekli tüm tıbbi müdahalelerin yapıldığını, buna rağmen Sağlık Bakanlığı’nın ve kendi hastanelerinin konuyu araştırdığını, hukuki süreç devam ettiği için başka bir şey söyleyemeyeceklerini açıkladı. Özel Umut Hastanesi yetkilileri ise uzuvların kesilmesinde kendilerinin bir kusuru olmadığını vurgularken, hastanelerinde kalp ve damar cerrahı olmadığını doğruladı.

Romatizma ağrılarıyla doktora giden Büşra Akbaş’ın tedavi süreci kabusa döndü. Sağlıklı şen şakrak biri olan Büşra, şimdi elsiz ve ayaksız yaşam mücadelesi veriyor.

23.04.12 – Milliyet
http://www.yasadikca.com/el-ve-ayaklarim-ruyama-giriyor-10027

Yanlış tedavi sonucu bu hale geldi-Video

25 Kasım 2012 Pazar

Çinli adamın hayat hikayesi










Çinli adamın hayat hikayesi


Peng Shuilin talihsiz bir tafik kazasında vudunun yarısını kaybetti. Ama o, hayattan kopmadı. Doktorların iki yıldır seri şekilde ameliyata aldıgı Shulin sağlıgına kavuşturulmaya çalışılıyor. Yaşama küsmemesi ve hayat dolu enerjisinin yardımıyla bir süpermarket açan 37 yaşındaki Çinli Shulin, aynı zamanda küçük çaplı bir iş adamı.

Hayatta şükretmemiz gereken bir çok şeye sahipken, etrafa bakıp ibret almaktan çekinenler için bire bir hayat hikayesi..

http://herseyogren.com/tr/cinli-adamin-hayat-hikayesi.html


18 Kasım 2012 Pazar

Tek Parmağıyla Kitap Yazdı





Tek Parmağıyla Kitap Yazdı
 

Tek Parmağıyla Kitap Yazdı Beyin felci olan Serkan Uman 'Herşeye Rağmen

Yaşam' isimli bir kitap yazdı.

Doğum sırasında oksijensiz kaldığı için beyin felci olan Serkan Uman, tekerlekli sandalyeye mahkum olarak hayatını sürdürüyor. Kendi başına sadece klavye kullanabilen Uman, hayat hikayesini ‘Herşeye Rağmen Yaşam’ isimli kitabında anlattı.

En büyük isteğinin kendisiyle aynı sıkıntıları paylaşan insanlara örnek olabilmek olduğunu söyleyen Uman, gerekli çaba gösterildiğinde tüm engellerin ortadan kalkabileceğini göstermek için bu çalışmayı hazırladığını kaydetti.

Memur bir ailenin çocuğu olarak Van’da dünyaya gelen Serkan Uman, prematüre doğmasının yanı sıra, doğum sırasında bir süre havasız kaldı. Altı aylıkken elinde ve vücudunda kasılmalar fark eden ailesi, kasılmalar artınca Uman’
ı İstanbul
Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’ne götürerek acı gerçeği öğrendi. Doğum sırasında havasız kalan Serkan Uman, 'Serebral Palsi Distoni (Spastik) olarak dünyaya gelmişti. Vücudundaki bütün kaslarda kasılma olan Uman, tekerlekli sandalyeye mahkum oldu.

Okul çağına geldiğinde ise ailesinin okula götürdüğü Uman, eliyle kalemi düzgün tutamadığı için kabul edilmedi. O dönemde İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde fizik tedavi gören Uman, rehabilitasyon merkezine gitmeye başladı. Uman, burada yıllarca eğitim görerek eline kalem kağıt almadan okuma yazmayı öğrendi.Tek parmağıyla kitap yazdı

Türkiye Omurilik Felçlileri Derneği’nde eğitimini devam ettiren Uman, bütün zorluklara rağmen başarılı olma ümidini kaybetmedi. Kasılmalardan dolayı kalem tutamayan Uman, buradaki çalışma odasında bulanan bilgisayarda, tek parmağıyla düşüncelerini yazdı. Yaklaşık 2 ayda yazısını tamamlayan Uman’
ın yazdıkları kitap haline getirildi. 115 sayfalık kitap 10 lira karşılığında dernek binasında satışa çıktı. Umar, kitabının yayın evlerinde satılarak diğer özürlülere ve karamsar insanlara örnek olmasını istiyor.
'Her Şeye Rağmen Yaşam' ismini verdiği kitabı hakkında konuşan Umar, “Hayat engellerle dolu. İstedikten sonra her şey olur. Bundan sonraki yıllarda her şeyin değişeceğine ve daha iyi olacağına inanıyorum. Bu kitabı yazmamdaki sebebim benim gibi özürlü kişilere örnek olmak. Yeter ki insanın içinde istek olsun. İstedikten sonra her şeyi başarabilirsiniz; bundan emin olabilirsiniz.” ifadelerini kullandı.

http://www.samanyoluhaber.com/gundem/Tek-parmagiyla-kitap-yazdi/883661/